Ahi Evran Üniversitesi Türk Dünyası Topluluğu Başkanı
Yüksek Lisans Öğrencisi
Mustafa Altıntaş
KPSS
Kaygı ve Paraziti Savunma Sanatı… Kendimce bu sınavı böyle tanımlamak istedim. Çünkü KPSS denilen sınav, milyonlarca kişinin kaygılı bir hal almasına ve bir parazitmiş gibi görmesine neden olan bir sınav! Kaygı kelime anlamı olarak, güçlü bir istek ya da dürtünün amacına ulaşamayacak gibi gözüktüğü durumlarda beliren tedirgin edici bir duyguyu ifade ederken, parazit ise mecaz bir anlam olarak Herhangi bir işte, olayda sorun çıkaran kimse olarak belirtilmektedir. E haliyle de hayat şartları yüzünden bununla uğraşmak zorundayken de bir savunma mekanizması geliştirmek hatta bunu bir sanata dönüştürmek bir mecburiyet. Devletimizin yapmış olduğu Kamu Personeli Seçme Sınavı’na belki de böyle bir anlam yüklemek doğru değil ama milyonlarca insanın hayallerinin bir sınava bağlı olması, bu sınavı asıl korkunç yapan nedendir. Gelin biraz KPSS tarihine göz atalım.
Türkiye’de her şeyde olduğu gibi sınav sisteminde de hızlı değişmeler yaşanmaktadır. Bu değişmeler öylesine hızlı olmaktadır ki, bazen başvuru yaptığınız bir sınavın formatı dahi başvuru aşamasından hemen sonra değişebilmektedir. Bu kadar hızlı meydana gelen değişmeler, bu konularda yeterince planlı ve programlı çalışmalar yapılmadığını göstermektedir. Elbette daha iyi standartlara ulaşmak ve koşuların ihtiyaçlara cevap vermemesi halinde bu tür değişiklikler kaçınılmazdır. Ancak bizim ülkemizde sınav formatlarında meydana gelen değişiklikler daha çok günü kurtarma ve kısa vadeli olarak planlandığı için bu kadar hızlı değişim yaşanmaktadır.
Türkiye’de bugün ismi KPSS olan sınavın kısa bir zaman dilimi içinde be kadar hızlı değişim geçirdiği hepimizin malumudur. Bu yazımda sizlere kısaca bu KPSS serüveninden bahsettikten sonra, bugün gelinen son aşama hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
Türkiye’de ilk DMS (Devlet Memurluk Sınavı) 1999 yılında yapıldı ve bu sınav dört farklı düzeyde yapıldı. Bu düzeyler: A Düzeyi: Lisans (dört ve daha fazla yıllık yükseköğretim) programlarından mezun olan adaylar, B Düzeyi: Önlisans (iki yıllık meslek yüksekokulu) programlarından mezun olanlar, C Düzeyi: Ortaöğretimden (lise ve dengi okul) mezun olanlar, D Düzeyi: İlköğretim (ortaokul) mezunları
DMS formatında yapışan bu sınav daha çok kamuda 657 tabi düz memurluk pozisyonlarında çalışmak isteyenler içindi. Daha sonra Kamu Personel Yasası çerçevesinde yapılan değişikliklerle beraber yapılan eleme sınavının kapsamı daha da genişletilerek 4 oturumdan oluşan öğretmenlik, düz memurluk ,sözleşmeli personel ve kariyer meslekleri için olan yaklaşık 120 puan türünün yer aldığı bir ön eleme sınavı haline getirilerek 2001 tarihinde Kurumlar İçin Merkezi Eleme Sınavı (KMS) adı altında yapılmaya başlandı. Şüphesiz ki bu tür değişiklikler profesyonel sistemlerle kamuya personel alımlarında, kapıdan geçenin veya referansı güçlü olanın Kamuda Personel olarak çalışmasına, sırtımı devlete dayarsam hiçbir sıkıntım kalmaz zihniyetine sahip bir kesimi sıkça görmeye başladığımız bir dönemde alışılagelmişin dışında bir sistem getirdi. KMS’yle beraber artık hak edenler arasında bir rekabet başladı. Bilgi düzeyi yüksek olan adaylar yüksek puanlar almaya ve kurumların sınavlarına katılmaya başladı. Elbette bu değişiklikler her zaman olduğu gibi o günde bir kesimi pozitif yönde etkilediği gibi bir kesimi de olumsuz yönde etkiledi. Ancak şu bir gerçek ki, artık sınavsız bir kamu kurumuna yerleşmek günden güne zorlaşıyordu. KMS’nin de ismi kısa bir süre içinde değişti ve 12 yıldan bu yana uygulanmakta olan KPSS’ye dönüştü. Böylece kamuya alınan personeller için merkezi sistem sınav yapılmakta ve bu sınavın sonucuna göre kamuya eleman alımı yapılmaktadır. Merkezi sistemle yapılan sınavlarda da zaman zaman bir takım yanlışların yapıldığı iddiası da hep gündemdeki yerini korumaya devam etmiştir.
Ve bugünlerde, Başbakanlık tarafından KPSS’nin merkezi sınav sistemi yerine her kurumun kendi ihtiyacı doğrultusunda bu sınavı yapma noktasında bir çalışma başlatıldığı ajanslar düştü. Merkezi sistemle sınav yapılmasına son verilmesi olumlu bir adımdır. Ancak, “yazılı sınavdan sonra kurumlar isterlerse mülakat da yapabilirler” ifade bu sınav sistemindeki değişikliğe yönelik zihinlerde soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Çünkü, bazılarına göre mülakatın yapılacak olması haksız sonuçlara yol açabilir. Bütün bu soru işaretleri sınav uygulaması yapıldıktan sonra netleşecektir. Bu sistemin uygulamaya konulması halinde yansımalarının yarın nasıl sonuçlanacağını da zaman gösterecektir. En önemlisi de son yapılacak olan KPSS sınavına girecek herkese başarılar diliyorum. Allah hepsinin yar ve yardımcısı olsun. Liyakatin ön plana çıktığı atamalar görmek dileğiyle…
(En önemlisi de en son yapılan KPSS sınavına girmiş olan herkese güzel sonuçlar elde etmelerini diliyorum. Umarım istedikleri sonuçları alırlar. Allah herkesin ya ve yardımcısı olsun. Liyakatin ön plana çıktığı atamalar görmek dileğiyle…)