10 YILDA 20 BİN HEKTARDA 20 MİLYON AĞAÇ

1 Eylül 2014
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
2165 defa okundu.

Geçen haftaki yazımızda ilimizdeki orman yetersizliği sorununa ilişkin değinilerim olmuştu. Bugün biraz da tablonun daha iyi yönüne bakmaya çalışacağız.

Yine Ankara Orman Bölge Müdürü Mustafa Özkaya tarafından, Kırşehir Yerel Yönetimler Çalıştayı 2014’e yapılan sunuşun, yapılmakta olan ve planlanan çalışmalar kısmına ait verilerine baktığımızda şu rakamları görüyoruz: Kırşehir Orman İşletme Müdürlüğü’nün bağlı olduğu Ankara Orman Bölge Müdürlüğü verilerine göre, Kırşehir ili ormanlarının büyük kısmının tescili yapılmış olup, sadece %15 civarı tescilsizdir; kadastro durumu ise %50 civarında tamamlanmıştır.

2003-2013 yılları arasında yaklaşık 20.000 (21.665ha) hektarlık alana, yaklaşık 20 milyon (18.205.000) ağaç dikimi gerçekleştirilmiştir. İlde 40 adet özel ağaçlandırma projesi ile yaklaşık 1000 (975ha) hektar alanda ağaçlandırma yapılmıştır. 2006-2014 yılları arasında yaklaşık 1000 (8.915 ha) hektar Bozuk Orman Alanı rehabilite edilmiştir.

2014 Yılı Programında ise 1.000 hektar Toprak Muhafaza, 100 hektar Ağaçlandırma; Bakım çalışmaları kapsamında Ağaçlandırma ve Erozyon kontrolde 3.000 hektar alanda bakım ve 700 hektar alanda rehabilitasyon öngörülmekte; orman bakımı ise 220 hektar alanda gerçekleştirilmek üzere programa alınmıştır.

Ağaçların niteliğine gelince, 2012’den günümüze, 1/3’ü ceviz ve badem olmak üzere yaklaşık 150.000 fidan dikilmiştir. (Yaklaşık 1000 dekar (910 da) ormanlık alanda yaklaşık 10.000 (9.334) adet ceviz fidanı ağaçlandırılmıştır. 380 dekar alanda 43.000 badem fidanı ve diğer türler ise 940 dekar alanda 104.434 adet fidan dikilmiştir.)

Ayrıca 3 yılda ildeki yaklaşık 50 (48) okula, toplam 20.000 (20.396) adet fidan verilmiş; 16 Dekar alanda 1.000 Adet Boylu Fidan toprakla buluşturulmuş; 5 Adet Cami bahçesi ve 8 adet Köy Mezarlığı Ağaçlandırmasında 39 Dekar alana 6.800 Adet Fidan dikimi tamamlanmıştır.

Öte yandan ağaçlandırma çalışmaları sırasında köylülere hibe ve kredi şeklinde destekler de verilmiştir. 2003 – 2013 yılları arasında İş Makinesi, Yarı Açık Ahır ve Güneş Enerjisi ile Su Isıtma Sistemleri için 332 aileye 1.150.482 TL. ORKÖY desteği sağlanmış olup, 61.765 TL’si hibe olarak verildi. Aynı dönem aralığında üretim, silvikültür, ağaçlandırma ve ORKÖY çalışmalarında orman köylülerine 21.985.169 TL ödeme yapılmıştır.

Bütün bu olumlu çalışmalar, orman varlığının önemi konusunda bir ortak uzlaşma havasının varlığını hissettiriyor olsa da aynı günlerde basına yansıyan başka bir haber yine dikkatimizi çekiyor. Ulusal basında, “2 bin orman mühendisine sürgün gibi atama” başlığıyla verilen bu habere göre, “Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca hazırlanan yönetmelikle ülke genelinde 2 bine yakın orman mühendisine sürgün gibi atama uygulamasının, orman camiasını alt üst ettiği; 175 yıllık ormancılık tarihinde görülmemiş uygulamanın; ormanların özelleştirilmesiyle ilişkilendirildiği” ifade ediliyor.

Sonuç olarak, her konuda olduğu gibi bu konuda da hem kurumsal, hem bireysel hem de toplumsal “etik yaklaşım” öne çıkmaktadır. Bu açıdan bakıldığında söylenebilecek pek çok şey vardır. Bauman bu konudaki ortak tavrımızın etik boyutuna dikkat çeker: “Hepimiz bizi Alp ormanlarına götürecek daha fazla ve daha hızlı otomobiller istiyoruz, sadece oraya vardığımızda petrol dumanları nedeniyle artık orman kalmadığını görmek üzere.” (Zygmund Bauman, (1998), Postmodern Etik, Çev.Alev Türker, Ayrıntı Yay., İstanbul, s.248-249)

Hayatın dayattığı seçimleri görmek, yaptığımız seçimlerin sonuçlarını üstlenmek zorundayız. Bauman’ın değindiği gibi, yeşil alanlar bizim için önemli değerlerse, “araç politikalarımızı” gözden geçirmeli, ağaç öncelikli uygulamaları tercih etmeliyiz… Kentimiz için de bu durum, elbette geçerlidir. Bir orman ve ağaç politikamız varsa, diğer tüm araçları da buna uyarlayarak samimi olmalı ve etik sorgulamayı hep hakim kılmalıyız.

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN