İlk Bölümü 18 Şubat 2016 Yayınlanan CHP Parti Meclis Üyeliğine seçilen Yıldırım Kaya Röportajı na bu gün de devam etti.Gazetemiz 40 Arenada büyük ses getiren yılın röportajında ikinci bölüm daha detaylı olarak Genel Yayın Yönetmenimizin hazırlayıp derlediği bu yazı dizisini değerli okuyucularımızla paylaşmaktan mutlu oluyoruz.
Sait Yanık-Laik düzenin sekmeye uğrayacağına inanıyor musunuz?
Yıldırım Kaya-“Özgürlükçü laiklik laik düzen bir bütün olarak yok edilmeye çalışılıyor.4+4+4 sistemi sıradan bir değişim değildir.10 yıl sonra kız çocuklarımızın gitmediği ve gidemediği hale dönüşecek eğer böyle devam ederse. Biz çok partili yaşama geçmeyi savunurken bu günkü siyasal iktidar ve bugün Cumhur başkanı tek iktidar bir siyasal sistemi sağlıyor .Biz diyoruz ki bir kişi için değil herkes için Türkiye, bir kişi için değil herkes için özgürlük, herkes için demokrasi, herkes için barış, herkes için adalet, herkes için refah diyoruz.Başkanlık rejimi değil, özgürlük ve demokratik Türkiye istiyoruz diyoruz.Bizim insanlarımız Türkiye yurttaşları bunu hak ediyor.Nasıl ki Mustafa Kemal Atatürk ” Yurtta sulh cihanda sulh”demiş biz önce kendi ülkemizde barışı, dünya da barışı savunan bir ülke olmalıyız.Buların tümünü gerçekleştiren Cumhuriyet Halk Partisinin kendisidir. Cumhuriyet Halk Partisi 35. kurultayı ile birlikte yeni seçilen parti meclisi üyeleri ile yeni seçilen merkez yürütme kurulu üyeleri ile yeni bir başlangıç yapıyor.Ciddi bir atılım dün iki gündür Kırşehir’deyiz Grup Başkan Vekilimiz Levent Gök, Parti Meclis Üyemiz Sendikacı Yaşar Seymen Burdaydı, Bulgaristan Büyük Elçiliğinden Bir Diplamat Bir Gözlemciydi, Gazi Antep Milletvekili Mekmet Gökdağ, Genel Başkan Yardımcımız Yasemin Öney Cankurtaran Bir De Parti Meclis Üyesi olarak ben buradayım.Dün birlik ve dayanışma partimizin yemeği vardı.Bu yemeği parti genel merkezimizin klasik bir kişi gelir temsilci ama Kırşehir’e 6 kişi geldi bunun nedeni parti meclis üyesi olmam buradaki örgütümüzün buna sahip çıkması merkezinde artık yüzünü Kırşehir’e dönmesidir.Ben parti meclisi üyesi isem ilk önce evime sahip çıkacağım .Benim evim Kırşehir ,Kırşehir’e sahip çıkmadan Ankara’ya, Osmaniye’ye yada Hakkari’ye sahip çıkamam. İlk önce can daha sonra canan. Bugün burada kaldık sabahtan beri yaptığımız ziyaretler var. Biz organize sanayi bölgesini ziyaret ettik. Sorunlarını gördük. 15. yıl önce Belediye Başkan adayı olduğumda oradaki çukurlar vardı o çukurlar hala var.İki dönem Belediye Başkanlığı olan Yaşar Bahçeci var. Bir dönem Belediye Başkanlığı yapmış Halim Çakır var. Milletvekilleri değişti , ama zihniyetleri ve partileri değişmedi organize sanayi aynı duruyor. 15 yıldır değişmeyen çevre yolları hala duruyor.Ziraat odasına gittik” bir dokun bin ah işit” halinde,baroya gittik hukuk ve adaletin ortadan kalktığı söylendi. Yine bir çok yeri ziyaret ettik benim bildiklerimi de parti yöneticilerimiz de buradaki oda yöneticilerimizin, sendikaların ve demokratik kitle örgüt temsilcilerin anlatmalarını istedik. Buradaki muradımız şu genel başkan yardımcısı düzeyindeki bunları görsünler ki hem Parlemento da hem Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezinde Kırşehir’e gereken önem verilsin. Eğer Kırşehir’e biz gereken önemi vermezsek. Kayseri ve Ankara arasına sıkışmış kent, siyasette de sıkışmış kent olur. Ben parti meclis üyesi olmuşsam bana düşen görev ve sorumluluk Kırşehir’de partili partisiz tüm yurttaşların sorununa çözüm üretmektir. Artık kimse karamsarlığa kapılmasın ,Kırşehir’in Belediye Başkanı da var Milletvekili de var. Ben hem Belediye Başkanlığı da yaparım Milletvekilliği de yaparım. İllaki o koltukta oturmam gerekmiyor.İllaki benim Belediye Başkanı aday olmam gerekmiyor. İllaki benim Milletvekili adayı olmam gerekmiyor. Hatırlarsınız yıllardır ben siyaset yapıyorum, hiç milletvekili adayı olmadı.Nedeni şudur yerelde iktidar olmayan genelde iktidar olamaz. Yerelde iktidar olmanın yolu birlik ve beraberliği yaratmaktan geçiyor. Parti bir kabuk değiştiriyor.Partinin önü açılmaya başlamış. Öncelikle Cumhuriyet Halk Partisine daha sonra Kırşehirlilere ben burada sizin aracılığınızla bir çağrı yapmak istiyorum. Birlik ve beraberliğe dünden daha çok ihtiyacımız var. Eşit koşullarda bir arada yaşamalıyız. İlk önce partimizde kardeşlik duygusuyla barış ve sevgi duygusu ile bir arada yaşamalıyız. Daha sonra Kırşehir de bu duygu ile bir arada yaşamalıyız daha sonrada Türkiye ye bunu vaat etmeliyiz. Kendi içinde barışık olmayan evine mahallesine sokağına ve şehrine sevgi ve barışı aşılayamaz. Dolayısıyla ülkesine de aşılayamaz. Kırgınlıkla hayat başarıya ulaşsaydı ben onu tercih ederdim. Ben bu güne kadar önüme settler çekildi. Hiçbir zaman ne önüme set çekene kırıldım,ne de yolumu açmayan partime kırıldım.Bunun mükafatı olarak parti meclis üyesi olarak seçilmeme neden oldu. Ben diğer siyaset yapan arkadaşlarıma da önerim şudur bu gün ilçe başkanı olmayabilirsiniz. İl başkanı olmayabilirsiniz.Yönetici olamayabilirsiniz, kırgınlık ve küskünlük kuruma olmaz kişiler birbirine küskünlüğü olabilir. Lafa gelince herkes müslümanım diyorlar. Müslüman dediğin 3 günden fazla küs kalmaz, kırgın olmaz. Kırgınlığının küskünlüğün yolu 3 gündür. Merhaba dersiniz kırgın olursunuz sevmek zorunda değiliz birbirimizi ama Kırşehir’i sevmek zorundayız, partimizi sevmek zorundayız.Türkiye’yi sevmek zorundayız.”
Sait yanık-İnsanın arkadaşı parti genel meclis üyesi olursa konu Kırşehir’in dışına çıkıyor. Şimdi Türkiye bir savaşın içersinde. Bugün Doğu ve Güneydoğu, Cizre,Mardin, Şırnak, Sur tam bir savaş bu arada Suriye’de savaş var.Cumhuriyet Halk Partisinin bu savaştaki düşüncesi halka nasıl gidecek?
Yıldırım Kaya- “Bugüne kadar biz şunu anlattık. Gelin bu ülke kan gölüne doğru gidiyor. Yanlış politika izliyor. Bu ülkede yaşayanlar bizim insanlarımız Türk’ü ile Kürt’ü ile Çerkez’i ile bunlarla eşit koşullarla bir arada yaşayalım. Ey AKP! sizin izlediğiniz ekonomik ,sanayi, sağlık ve eğitim politikanız nasıl yanlışsa Kürt sorununa önerileriniz de yanlış diye bangır bangır bağırdık.Yapmayın siz Parlemento’yu bir çözüm merkezi haline getirin. Parlemento da temsilcisi olan her kim olursa olsun 6 milyon oy almış bir siyasal partiyi siz devre dışı bırakamazsınız.Bu insanlarla bir arada yaşamak, eğer ülke bölünmesin diyorsa kim ki Türkiye’nin bölünmesini istiyorsa Türkiye’ye ihanet etmek içerisindeyse o zaman ayrıştıran Türkiye’yi bölen demektir. Eğer siz evinizde kız ve erkek çocuk ayrıştırırsanız evi bölersiniz. Kürtle Türkü ayırt ederseniz zaten Türkiye’yi bölüyorsunuzdur.Şimdi Diyarbakır’da Cizre’de surdaki insanlar bizim insanımız siz onlara ikinci, üçüncü sınıf muamelesi yaparsanız olmaz katledilen çocuk kadın polis bizim insanımız. Bir tek insanın tırnağına taş değdiğinde canı yanıyorsa, bizim yavrularımız, ben bundan 6 ay önce Kındam da bir şehit ailesini ziyaret ettim. Beni gördüklerinde annesi, babası sarıldı. Dedi ki “Yıldırım biz bu günlere mi gelecektik. Seninle 12 eylül öncesi birbirimize taş attık sopa attık ama bak sen benim cenazeme geldin, ben de senin boynuna sarılıyorum.”Biz bu acıyı yüreğinde hisseden insanlara sırtımızı nasıl dönelim?. Eşimle birlikte bir kadın cenazesine gittim. Oda bir çatışmada ölmüş ODTÜ de okumuş babası da iş bankasından emekli oda aynı duyarlılıkla sarıldı. Dedi ki” Kızımın cenazesine gelin halbuki düğününe gelmen gerekirdi”.Şimdi Kargın Yenicede kafasına kurşun sıkılan polis babası bizim arkadaşımız.Bu partinin üyesidir. Ama o polisleri ceylan pınarda katledenler hala piyasada yok. O kurşunu kim sıktıysa, bugün bu ülkeyi yönetenler o kurşunu sıkanları bulacaklar hala bulamadılar çünkü karanlık.Tıpkı bizim Ankara 102 kişini katledilişi gibi, katiller var ama ortaya çıkarılmıyor.Bu ülkeyi kan gölüne döndüren siyasal iktidar ve buna hizmet eden kim olursa olsun biz bunları karşısında barışı savunmak zorundayız. Bir tek yurttaşımızın ne askerimizin ne polisimizin burnunun kanaması bizi böler. Eğer Türkiye’nin bölünmemesini istiyorsak yüksek sesle “DURUN” diyeceğiz. Kadınlar kavgada yazmasını çıkarıp ortaya atar ya, erkekler yazma ortaya atıldığını gördüklerinde kavgayı bırakır, Anadolu’nun geleneğidir. Şimdi biz beyaz bir sayfa açalım,Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu kan ve göz yaşı dursun istiyoruz. 3. Dünya savaşı çıkarmaya hep dünya savaşları bir delinin, çılgının attığı adımlarla yaşanmıştır. Biz bu dünyada bu delilere savaş çığırtkanlara bu ülkeyi teslim edemeyiz. Savaştan kim ki besleniyorsa kandan besleniyordur. Kandan beslenenin geleceği olmaz. Öbür dünyada vereceği hesabı da olmaz.Biz eğer Suriye’deki insanlar, Kırşehir’de de 6 binin üzerinde Suriyeli var. Ey Avrupa! Ey Amerika! diye sesleniyoruz. Peki neden Ey Suudi Arabistan! Ey Katar diye seslenmiyoruz. Suriye’deki yaşayanlar Araplar değil mi neden onlar Arabistan’a, Mısıra, Katara sığınmıyorlar. Neden Türkiye’ye geliyorlar. Eğer siz sınırlarınızı yol geçen alanına çevirirseniz tanklarda, toplar da girer. Daha sonra bu silahlar nerden çıktı diye sormaya kalkıyorsunuz? Polisi de senin askeri de senin devletin tüm kurumları sende o sınırları koruması gereken sensin o sınırlardan binlerce silahlar, binlerce mermi geçiyor bir yerlere yığılıyor.Daha sonra sen vatandaşla savaşan güçleri ayırt etmeden bunlara saldırıyorsun. Sonra ben ülkeye barış getireceğim özgürlük getireceğiz, böyle bir şey olmaz. Cumhuriyet Halk Partisinin çözümü çok açık ve nettir, savaş ve kan nerden gelirse gelsin. Biz kurşunun değil insan sesi doğanın sesini duymak istiyoruz. Savaşın karşısında kurşunun karşısında onurlu bir insan olarak durmak istiyoruz.Biz bu ülkenin bölünmesine asla izin vermeyeceğiz. Bu ülkeyi yönettiğini zannedenler ne bir bölme eyleminde bulunabilecekler, ne de bölmek için bir savaş çığırtkanlığı yapanlar bu ülkeyi bölebilecekler. Biz bu ülkede herkesin eşit şekilde kardeşçe yaşamasını savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz. Cumhuriyet halk partisi olduğu sürece ülkeyi böldürmeyeceğiz.”
Sait Yanık-Cumhuriyet halk partisi büyük bir ana muhalefet partisidir. Ana muhalefet partisi muhalefetini yapmadığı sürekli eleştiri aldığı söyleniyor ne diyorsunuz?
Yıldırım Kaya-“Çok doğru bugüne kadar Cumhuriyet Halk Partisi medya yoluyla salı günü toplantıları yoluyla ya da mitingler yoluyla kendini anlatmaya çalıştı. Fakat medya araçlarından yoksun,var olan medya ya da bizim il örgütlerimiz hiç sahip çıkmıyor.Onları ayakta kalmalarına yardımcı olunmuyor.Medya dediğin destek olursan ayakta kalır, senin sesin olur.Bu yolla siyaset yapılmaz. Siyaset Cumhuriyet Halk Partisinin yapacağı siyaset, yemeğe gelip yemekte nutuk atıp giden siyaset tarzını terk ettik. Bugün buradayız . Geldiğimizde herhangi bir yemeğe gidip daha sonra il başkanının yada ilçe başkanının gösterdiği adama merhaba deyip gitmeyeceğiz.Bu partinin gitmediği, kapısını çalmadığı yerlerin kapısını çalacağız.Kendi derdimizi düşüncemizi anlatacağız.Biz bölgeye savaşın yaşandığı kan gölüne dönen bölgeye her hafta heyetler gönderiyoruz. Şimdi her yerde toplantılar yapacağız. Diyarbakır il başkanımız gelecek bize yaşadıklarını anlatacak.Biz oraya gideceğiz,halkın yaşadığı derde derman olmaya çalışacağız. Cumhuriyet Halk Partisinin hak ettiği ölçüde üzerine düşen görevi yerine getirmediği de bir gerçek. Yıllarca Kırşehir’de yer almadık.Cahit Gürses’ten sonra hiç başa gelmedik. Hiçbir fabrika açılmamış hiçbir çevre yolu yapılmamış,ama Kırşehir’in göbeğine yerleştirilen üst geçit yapılmadı, neden çünkü çevre yolu yapılmadı. Artık doğruları anlatacağız. Yıldırım bugün var yarın yok Yılmaz Zengin bugün var yarın yok Mehmet Beyhan bugün var yarın yok ama bu parti 90 yıldır var olmaya da devam edecek.”
Sait Yanık-Cumhuriyet Halk Partisini nasıl iktidara taşıyacaksınız?
Yıldırım Kaya-Mahalle mahalle, ev ev gezeceğiz herkes için bugünden itibaren çalışmaya devam edeceğiz.2019 yılında seçim olacak ama biz seçilmek için değil, bu ülkeyi yönetmek için çalışıp çabalayacağız.”
