“SAKINCALI PİYADE”Yİ KATLEDİLİŞİNİN 25. YILINDA SAYGIYLA ANIYORUZ”

24 Ocak 2018
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
701 defa okundu.
 “SAKINCALI PİYADE”Yİ KATLEDİLİŞİNİN 25. YILINDA SAYGIYLA ANIYORUZ”

Eğitim-İş Kırşehir Şube Başkanı Levent Akça

 “SAKINCALI PİYADE”Yİ KATLEDİLİŞİNİN 25. YILINDA SAYGIYLA ANIYORUZ”

Eğitim-İş Kırşehir Şube Başkanı Levent Akça Uğur Mumcu’nun ölüm yıldönümü nedeniyle açıklamalarda bulundu. Akça, yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

Cumhuriyet ve demokrasi mücadelesiyle ucunu sivrilttiği keskin kalemi, 24 Ocak 1993’te uğradığı suikastta kırıldı Uğur Mumcu’nun. Aramızdan ayrılışının 25. yıldönümünde, onu ve tüm devrim şehitlerimizi derin bir özlem ve saygıyla anıyoruz. Bu yiğit kalemi halkımız unutmamıştır, unutmayacaktır. İlkeli ve cesur gazeteciliğin, tam bağımsız Türkiye’nin, gericiliğe karşı mücadelenin simge isimlerinden Uğur Mumcu, mafya ve siyaset ilişkisine, teröre, yolsuzluğa, kökten dinci akımlara karşı, somut belgelere dayalı çalışmaları ve yayınladığı eserleriyle hayatını derin yapıların ortaya çıkarılmasına adamış, bu yapıların ortaya çıkmasından endişelenenler tarafından katledilmiştir.

“ETNİK VE DİNSEL KİMLİKLERİN ”DEMOKRATİKLEŞME” ADI ALTINDA ORTAYA ATILDIĞI BİR SÜREÇTE…”

12 Mart faşizminin ”Sakıncalı Piyadesi” Uğur Mumcu’nun özelleştirmeler ile ekonomik kaynaklarımızın peşkeş çekilmeye başlandığı, etnik ve dinsel kimliklerin ”demokratikleşme” adı altında ortaya atıldığı bir süreçte katledilmesi sıradan bir terör saldırısı olamaz. Artık şu çok iyi anlaşılmıştır ki,  ister dinsel, ister etnik olsun her türlü terörün arkasında emperyalizm ve işbirlikçileri vardır. Bugün hala Uğur Mumcu’nun katledilmesinin üzerindeki sis perdesinin bilinçli olarak aralanmamasını bu çerçevede değerlendirmek gerekir. Bugün Türkiye’de 25 yıl öncesine göre değişen hiçbir şey yoktur. Bu bağlamda geçmişte Uğur Mumcu, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Muammer Aksoy gibi aydınlarımız cinayetlerle susturulurken günümüzde emperyalizm ve AKP iktidarının saldırıları demokrasiden, laik eğitimden, cumhuriyet devrimlerinden yana olan örgütlere, gazetecilere, aydınlara karşı yapılmakta, hukuksuz yargılamalar ve faşizan baskılarla karşı karşıya bırakılmaktadır.

BİR KALEM SUSAR, YERİNİ BİR BAŞKASI ALIR.

Ancak Uğur Mumcu’nun da dediği gibi “Bir kalem susar, yerini bir başkası alır. Bu kalemler tükenmez. Ne kelepçeler, ne demir kapılar, ne iddianameler ve ne de beş yıldan yirmi yıla uzanan hapis cezaları, bu kalemleri korkutamadı, bundan sonra da korkutamaz” Eğitim-İş olarak Uğur Mumcu’nun ve diğer devrimci aydınlarımızın katillerinden elbet bir gün hesap sorulacağına yürekten inanıyor ve cinayetler, hukuksuzluklar, yolsuzluklar karşısında suskun kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz.”

Haber Merkezi

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN