“Organ Bağışı ve Organ Nakli” Konulu Eğitim Verildi

10 Kasım 2016
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
191 defa okundu.

thumbnail_dsc_0604Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve ARAŞTIRMA Hastanesi’nde “Organ Bağışı ve Organ Nakli” Konulu Eğitim Verildi

Kamu Hastaneleri Birliği’ne bağlı Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi eğitim salonunda Organ Nakli Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Aydın Güçlü ve Doku ve Organ Nakli Sorumlu Hemşiresi Şule Yılmaz tarafından “Organ Bağışı ve Organ Nakli” konulu eğitim verildi.

Yrd. Doç. Dr. Aydın Güçlü yapmış olduğu konuşmada; “Organ nakli bir insanın hayattayken veya öldükten sonra organlarının bir kısmını hasta kişilerin kullanmasına izin vermesine organ nakli, organ bağışı diyoruz. Avrupa ile Türkiye’yi kıyasladığımızda organ bağışı daha çok canlı vericiden oluyor. Yani kişinin akrabalarından birisine istekli olarak hayattayken organlarının bir kısmını verebiliyor. Bu konuda fedakar bir toplumuz. Avrupa da is daha çok kadavradan nakiller olmakta. Bu nakiller milyon başına nüfusla değerlendirilmekte. Avrupa da milyon başına 25 kadavradan nakil dediğimiz insanlar hayatını kaybettikten sonra organlarının kullanımına izin veriyorlar. Türkiye’de ise oran 5.4 burada şunu irdelemek lazım insanlar hayattayken canlıyken, organları kullanılabilecek durumdayken organ bağışında bulunuyor ülkemizde böbreğinin bir kısmını veya karaciğerini verebiliyor. Ama öldükten sonra o organları kullanamayacak ama yinede vermek istemiyor. Böyle bir tablo ilginç bir tablo karşımıza çıkıyor. Bunu irdelediğimizde acaba bunun sebepleri nedir diye baktığımızda galiba insanlar bu tip durumların başlarına gelmeyeceklerini düşünüyor. Ama gerçek duruma baktığımız zaman gerçekten organ nakli bağışı organ bağışı bekleyen insan sayısı çok fazla. Herkesin akrabalarından bir tanesi diyalize giren tanıdığı vardır.

Türkiye’ de altmış bin kişi hemodiyaliz hastası bu sadece böbrek nakli bekleyen kişiler. Bunun yanında karaciğer, böbrek, gibi birçok dokularda organ nakli bekleyen insanlar var. Herhalde insanlar böyle bir hastalıkla karşılaşmayacağını düşünüyor. Ama böyle bir hastalığa yakalandıktan sonrada bu olay hiç akıllarından çıkmıyor. Yani etrafında organ bağışında bulunabilecek insanlar arıyorlar ama bu konuda toplumsal bir bilince ulaşmamız gerekiyor. Son zamanlarda da basında şampiyon boksörümüz organ nakli beklerken hayatını kaybetti karaciğer nakli beklerken. Belki bağış oranı yüksek olsaydı hayatta kalabilecekti. Burada insanlarda gördüğümüz ikinci sorun dinen bir engel var mı diye. Bunun şüphesini yaşıyorlar. Diyanet işleri başkanı sürekli hem organ nakli haftası dolayısıyla hem diğer zamanlar da organ bağışını dinen herhangi bir engel olmadığını. Hatta organ bağışının teşvik edilmesi gereken bir durum olduğunu belirtmekte. Üçüncü bir husus da organ nakli bağışında bulunan kişilerin vücut bütünlüğü bozulmuyor. Yani bir kişi organ bağışında bulunmuşsa ve hayatını kaybetmiş yaşama şansı yoksa ve organları sağlıklı durumdayken organlar bozulmamışken erken dönemde bunların organlarını alabiliyoruz. Ama bunların vücut bütünlüğünde herhangi bir bozulma olmuyor. 18 yaşının üstündeki herkes canlı verici olabiliyor. Kadavra vericisi içinse belli bir yaş sınırı yok hastanemizde de bağışları kabul etmekteyiz.

Organ nakli koordinatörlüğümüzde halkımız başvurabilir. Son olarak insanların bir kez en azından diyaliz merkezlerinde diyalize giren hastaları ziyaret etmesini istiyorum. Çünkü burada ki insanların durumunu gördükten sonra bu organ bağışının artacağı inancındayım. Çünkü ülke olarak fedakar bir ülkeyiz ama bilinçlenmek gerekiyor. Biz insanlarımıza bunun önemini anlatmamız gerekiyor. Bu konuda da mutlaka çevremizde ki insanlarla da organ bağışı konusunda bilgilendirmemiz lazım. Bunun dinen herhangi bir engeli olmadığını ve herkesin organ bağışında bulunabileceğini belirtmemiz lazım. Bir insan organ bağışında bulunsa bile hayatını kaybettikten sonra zaten biz mutlaka aile bireylerinden de onay alıyoruz.

Kendisi bağışta bulunsa bile biz aile bireylerinin onayını aldıktan sonra bağışta organların kullanabiliyoruz diğer hastaların tedavisi için, Kırşehir’de son bir yılda organ bağışında bulunan gönüllüler olmuştur ama kadavradan bir organ bağışında bulunamadık yani bir tane hastamız oldu yoğun bakımda beyin ölümü geliştikten sonra. Onda da aslında ailesinin bir kısmı vermek istedi bir kısmı kararsız kaldı. Tabi bu kararsız kalmak zamanı bizim için çok önemli 6 saat bile gecikse hastanın organları artık kullanılamaz hale gelebiliyor. Bu nedenle etrafımızda ki insanlara organ bağışının önemini bu işin sizinde başınıza gelebileceği bu nedenle o zaman sorun yaşamamak için toplumsal bir bilinçlenme ile organ bağışının arttırılması gerektiği inancındayım bunun için hastanemize her zaman başvurabilirler. Organ nakli koordinatörlüklerimizde organ bağışlarını kabul ediyoruz.” dedi. Eğitim sonunda Böbrek Nakli bekleyen İsmet İleri ve Selda Şen’in yapmış olduğu konuşmalar duygusal anlar yaşanmasına neden oldu.

 

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN