Oniks taşlarına işlenen Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş’ın saz ve sözleri alıcılardan büyük ilgi görüyor.
Kırşehir’de evlerinin bir kısmını atölyeye çeviren iki kardeşin, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan oniks taşı işlemeciliğiyle halk ozanı Neşet Ertaş’ın saz ve sözlerini işledikleri eserlere Türkiye genelinde ve uluslararası çapta talep var.
Erdem ve Dinçer Ertek kardeşler, yaklaşık 20 yıldır oniks taşı işlemeciliği yaparak, hem yok olma tehlikesi bulunan sanatı yaşatmaya hem de geçimlerini sağlamaya çalışıyor.
Baba mesleği oniks taşı işlemeciliğini önceleri geçim kaynağı olarak gören ve zamanla sanatsal eser üretmekten hoşlanan iki kardeş, yaptıkları işten memnun olduklarını söyledi.
Kendi atölyelerinde kültürel değerleri göz nuru el emeği eserlerine işleyen Ertek kardeşler, Türkiye’nin her yerinde talep aldıklarını ifade etti.
Ertek kardeşler; “Bütün Türkiye’ye oniks taşı ürünleri pazarlıyoruz. Önceki yıllarda İstanbul, Antalya, İzmir gibi yerlerin kültürel değerlerini, mimarilerini taşlara işliyorduk. Şimdi daha çok Kırşehir’in kültürel değerleri ve yapıtlarını taşa yansıtıyoruz. Ahi Evran-ı Veli, Cacabey Medresesi, Ahi Camisi ile Neşet Ertaş’ın sazını, Ahi fermanını işlemeye çalıştık. Ahiliğin sözlerini işledik. Özellikle Ahi fermanı büyük ilgi gördü. Son iki yılda bin 500-2 bin ferman yapıldı. Kırşehir’in belediyesi, valiliği, ticaret odası, esnaf odaları, misafirlerine oniks taşına işlenmiş fermanları hediye ediyor.
Yurtdışından gelen gurbetçilerimiz, şehir dışından gelenler, özlem duyanlar, büyük ilgi gösteriyor. Taştan saz yapılması oldukça zor. Bunu yaptık ve sürdürüyoruz. Yeni olmasına rağmen 100’ün üzerinde satış yaptık. Ciddi ilgi görüyor” dedi.
Oniks işlemeciliğinin biraz zahmetli olduğunu ve dikkat gerektirdiğini belirten Ertek kardeşler mermerden farklı olan oniks taşı işlemeciliğinin zorluğuna işaret etti. Ertek, oniks taşının kesilerek, yontularak, cilalanarak birçok aşamadan geçirildiğini ve kırılmadan yapılmasının çok önemli olduğunu vurguladı.
