Memur-Sen Açıklama Yaptı

1 Mart 2017
0 Yorum Yapıldı Yorum Yaz
271 defa okundu.

Adsız

Memur-Sen: “Hocalı Katliamı ve 28 Şubat Hâlâ Kanayan Bir Yaradır”

 

Memur-Sen Kırşehir Temsilciliği Hocalı Katliamı ve 28 Şubat’ın yıldönümü ile Kadınlar Komisyonu Başkanlarının görev yerinin değiştirilmesi hakkında açıklama yaptı.

26 Şubat 1992’de tarihe kara bir sayfa olarak geçen katliamlardan birine sahne olduğunun ifade edildiği açıklamada, “Ermeni çeteleri, Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında insanlığa karşı suç işlemiş, yaşlı, genç, çocuk demeden yüzlerce masum insanı hunharca katletmiştir. Hocalı katliamını yapanları, bu ve bütün katliamları karanlık siyasi hesapları için olağan görenleri lanetliyoruz. Ermenistan, işgal altında tuttuğu Karabağ’dan kayıtsız şartsız çekilmeli; katliamın sorumluları, işledikleri insanlık suçunun hesabını uluslararası yargı organları önünde vermeli ve gereken cezaya çarptırılmalıdır. Memur-Sen olarak, bu acıları unutmayacak, hatırlatacak ve zulme karşı mazlumdan yana duruşumuzu sürdüreceğiz. Zulümle payidar olunmayacağı düşüncesiyle sadece Hocalı’da değil, Halep’te, Musul’da, Gazze’de, Arakan’da, Bosna-Hersek’te, Doğu Türkistan’da, bütün mazlum coğrafyalarda er geç mazlumların ahının yerde kalmayacağına ve zalimlerden hesap sorulacağına olan inancımızı, bu yöndeki azmimizi, umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Hocalı katliamı ve Karabağ’ın işgali sırasında şehit olanlar başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanında zulme uğrayanların acısını acımız kabul ediyor; dün gibi tazeliğini koruyan acıların bir daha yaşanmaması için vicdan sahibi herkesi sesini yükseltmeye, insanlık adına, adalet adına çaba göstermeye çağırıyoruz” ifadelerikullanıldı.

MAĞDURİYETLER GİDERİLDİĞİNDE SONA ERMİŞ OLACAK

Darbe anayasasının başat vesayet kurumlarından Milli Güvenlik Kurulu’nun 28 Şubat 1997 tarihindeki kararlarıyla Refah-Yol hükûmetine yönelik gerçekleştirdiği illegal müdahalenin daha doğru tabirle darbenin Türkiye için yeni bir cendereye alınmayla sonuçlandığına dikkat çekilen Memur-Sen açıklamasında, “Esasen 28 Şubat, o meşum MGK toplantısının tarihiyle anılsa da aslında 90’lı yılların başında başlayan ve 2000 yılının ilk çeyreğine kadar devam eden bir darbeler süreci olarak görülmelidir. Milleti ve beklentilerini önemseyen siyasetin güçlenmesini irtica tehdidi olarak niteleyenler gerçekte vesayetlerinin ve buna dayalı paylaşım zeminlerinin yok olmasından, güçlerinin irtifa kaybetmesinden korktular. Çünkü Refah-Yol hükûmeti, faiz lobisini rahatsız eden yaklaşımları ve Siyonizm ile birlikte Batı dünyasını endişelendiren D-8 girişimleriyle vesayetçi çevrelerin tepkisini çekecek yerli bir siyaset izliyordu. Bu tepki, 28 Şubat’ta vesayetçi çevrelerin sivil ve askeri kanatlarının birlikte hareket ettiği bir müdahaleye dönüştü. Bir yandan cuntacılar Sincan’da tankları yürütürken, diğer yandan “Beşli Çete” denen cunta tetikçisi sivil toplum örgütleri ile malum medya darbenin sivil ayağını oluşturdular. Sivil-asker cuntacı kesimler, hem kendi alanlarında darbeyi meşrulaştırma hem de el birliği ile bu derin operasyonu gerçekleştirme çabalarına hız verdiler. Siyonizm ve Batı destekli bir müdahale olan 28 Şubat, Türkiye’de yeni bir vesayet katmanı üretmek, giderek temayüz eden milleti tehdit etmek ve iradesini ortadan kaldırmak, inancın toplumsal görünümünü hayatın bütün alanlarından dışlamak, faiz lobisinin talebiyle ve küresel bir operasyonla Anadolu sermayesini saf dışı bırakmak, İslam dünyası için umut, daha da önemlisi öz güven daveti olan D-8 projesini akamete uğratmak. Memur-Sen olarak, millet ve emek İçin evet diyeceğimizi ilan ettiğimiz referandumun milletten onay almasıyla kurulacak Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi ile darbe üreten bürokratik oligarşi ve vesayet sistemi tümüyle ortadan kalkacak, milletin dirayeti ve etkili karar alma mekanizmalarıyla darbe niyeti niyet edenlerin kursağında kalacaktır” ifadesi kullanıldı.

SENDİKA TEMSİLCİSİNİN İŞYERİ DEĞİŞTİRİLEMEZ

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği tarafından yapılan gerekçesiz görev değişikliğini de eleştiren Memur-Sen Kırşehir Temsilciliği, “4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 18. maddesinde, ‘Kamu işvereni, işyeri sendika temsilcisi, sendika il ve ilçe temsilcisi ile sendika ve sendika şube yöneticilerinin işyerini sebebinin açık ve kesin şekilde belirtmedikçe değiştiremez’ hükmüne rağmen Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği, Memur-Sen Kadın Kolları Başkanı Şermin Hatun Yılmaz’ın görev yerini gerekçe belirtmeden değiştirmiştir. Başhekimliğin bu uygulamasını kınıyoruz” dedi.

HABER MERKEZİ

YORUMLAR Bu Yazıya Henüz Yorum Yapılmadı.. Belki İlk Yorumu Sen Yapmalısın..

SOSYAL MEDYA BİZİ TAKİP EDİN