SON VİRAJDA ADAYLARIN STRATEJİ KULLANMA USTALIĞI
NOT: “1 HAZİRAN 2015 PAZARTESİ TARİHLİ YAZININ DEVAMI”
KARARSIZLAR İÇİN İLETİŞİM SİHİRBAZI OLUN
İletişim Sihirbazı Olun:
“İletişimin anlamı sizin ne anlattığınız değil karşıdakinin ne anladığıdır.”
İletişim kurmaya başladığınız andan itibaren, iletişim kurmak isteyen siz olduğunuza göre uyum sağlamak, aynı temsil sisteminde görsel, işitsel, dokunsal, kavramsal olarak konuşmak durumunda olan sizsiniz. Ne söylediğinizden ziyade “Nasıl” söylediğinizin önemi vardır.
İletişim esnasında konuşmalarınızı “şey” gibi arayı dolduran sözcükler ya da takılmalar olmadan tamamlayın. Kelimelerin arasında “ha, a” gibi uzatmalar yaparak durmak yerine “Sadece Sessiz” kalmanız daha etkili olur. Her takılmanız size eksik puan getirir.
İletişim sihirbazı olmak, hazırlıklı olmak demektir. Notlarınıza bağlı kalmadan konuşun. Yazılı materyallere bağlı kalmak sizi sınırlandırır. Oysaki tam mesaj verirken rahat ve geniş bir çerçeveniz olması gerekir. Konunuz, hizmetleriniz, yapacaklarınızla ilgili her şeyi bilin ve “içtenlikle” her üç dile görselliğe, işitselliğe ve dokunsallığa temas ederek konuşun.
Bilmelisiniz ki; insanları harekete geçiren nedenler birbirinden farklıdır. Bu nedenle insanların kalplerine “GÜÇ”, “BAŞARI”, “SEVGİ” mesajları verin. Hazırlık ve içtenliğin bütünleşmesi büyük etki, ikna ve güvenilirlik oluşturur.
Yeterliliğinizi Ön Plana Çıkarın
Hepimiz aynı gemideyiz. Ancak küreklerimiz farklı!
Kendi kimliğinizi, eğitiminizi, pozisyonunuzu ve deneyimlerinizi ön plana çıkarın. İz bırakmak için öndelik etkisini kullanın. İnsanlar, daha üst pozisyonda olan, daha iyi eğitim almış ve daha deneyimli kişilere daha fazla saygı duyuyor. Belki eğitim seviyenizi değiştiremezsiniz. Ancak farkı yaratan fark tekniklerini kullandığınızda çok daha iyi bir öndelik etkisi bırakacağınıza garanti veririm.
Şimdi bir uygulama ile bunu size göstermeme izin verin. Şu ana kadar hayatınıza girmiş ve çıkmış insanlara bir bakarsanız hep aynı ortak özelliklere sahip olduğunu görürsünüz. Bu bir tesadüf mü? Hayır, bu bir çekim gücü. Bilinçaltı zihninizin çekim gücü.
İnsanlar kendilerine benzeyen insanların yanında daha rahat ve güvende olduklarını hissederler.
Siz de, onlarla bilinçaltı düzeyde uyum sağlayarak “bana güvenebilirsin” mesajını verebilirsiniz.
Konuşma Hızınızı Ayarlayın:
Herşey bağlamına göre değişir.
Konuşma hızınız konusunda ne çok yavaş ne de çok hızlı konuşmalısınız demek doğru olmaz. Çünkü bildiğiniz gibi, insanların temsil sistemlerine göre konuşma hızları değişir.
Görsel bir kişiyle iletişim kuruyorsanız hızlı konuşmanız ve el kol hareketleri yapmanız gerekir. Çünkü görsel insanlar hızlı konuşur ve el kol hareketlerini çok sık kullanırlar.
İşitsel bir kişiyle konuşuyorsanız, biraz daha yavaş konuşmalısınız ve söylediklerinizi kulaklarınızla takip etmelisiniz. Duyabilmelisiniz. Çünkü işitseller için sesler çok önemlidir ve onlar sizi dinlerken hafif kafalarını size doğru yan yatırma eğiliminde olurlar.
Dokunsal bir kişiyle konuşuyorsanız, tamamen ağır ağır ve duraksayarak konuşmalı ve kelimeleri kalbinizde hissetmelisiniz. Çünkü dokunsallar tamamen kalpten ağır ve hissederek konuşan insanlardır.
Grup ve Miting Konuşmalarında ise, ne çok hızlı, ne çok yavaş konuşmalısınız. Tamamen görsel, işitsel, dokunsal olarak tüm gruba hitap edecek şekilde yapmalısınız. Burada en önemli husus içtenliğiniz ve buna bağlı olarak ses tonunuzdur.
Karşı Tezlerden de bahsedin:Bir sorunun üç çözümü vardır; Benim çözümüm, sizin
çözümünüz ve “Gerçek” gerçekçi çözüm.
Yaptığınız konuşmalarda insanların “Bilinçli zihinlerini” ne kadar çok şaşırtırsanız o kadar çok puan alırsınız. Sizin karşınızdaki grupların “tezlerinden” ve projelerinden bahsettiğinizde dinleyici kitlenizi çekme gücünüze “hale etkisi”ni katmış olursunuz.
21.yy da artık sadece “çamur atmak” ve pervasızca “eleştirmek” yöntemiyle prim yapılamayacağı açıklık kazanmıştır. Herkesin yaptığını değil yapmadığını yapın. NEDEN’e değil, NASIL’a odaklanın.
Sempatik ve Karizmatik olun:
Kim olduğunuz mu daha önemlidir, yoksa nasıl bilindiğiniz mi?
Adaylık yolunda vermeniz gereken üç ayrı imaj vardır. Adayı olduğunuz kurumun İMAJI, Markanızın imajı ve Kişisel imajınız.
Kişisel imajınız dünyaya kim olduğunuzu haykırır. Görünüş, etkin kullanmakta olduğunuz iletişim kalıpları, tavır ve davranışlarınız sizin neler yapabileceğinizin dış göstergeleridir. Bunlar birbirlerinden ayrı olan ancak kişisel tarzı göstermek için bir araya gelen öğelerdir. İlk görünüş yani ilk izlenim çok önemlidir. İnsanlar öncelikle yaratılan görsel imajı fark ederler. Bireyselliği dışa vurabilecek bir yol bulmak çok önemlidir. Çünkü bu aranan yaratıcılık ve önderlik niteliklerini iletebilmenin ilk aşamasıdır.
Genel olarak karşımızdaki insanların özelliklerini şu sıraya göre algıladığımız ve kodladığımız varsayımı kabul edilmektedir.
Irkı ve mensubu olduğu siyasi grubu
Cinsiyeti
Yaş
Cüsse
Yüz ifadesi
Gözler ve saç
Giysiler
Hareket, tavır ve davranış kalıpları
Bizim için o kişilerin önemine göre şu özellikleri hakkında önyargılara gideriz.
Çekicilik düzeyi
Kişiliği
Eğitim düzeyi
Mevcut durumdaki başarı derecesi
Kibarlık düzeyi
Karakteri
Kıdemi
Sosyal ve ahlaki değerleri
Sosyal konumu
Güvenip güvenmediğimiz, hoşlanıp hoşlanmadığımız, onun yanında yer alıp almayacağımız, ona destek verip vermeyeceğimiz konusunda karar veririz.
Karalarımızı verirken “İçimizdeki sesin”, gözlemin, tümdengelimin, tahmin ve beklentinin bir bileşkesini kullanırız. Ancak bunun farkında bile olmayız. Bu karar süreci bizim bilinçaltımız tarafından otomatik olarak uygulanır. Elbette bir gecede daha sempatik,iri birisi haline gelemezsiniz. Fakat üzerinde çalışırsanız karizmanızı arttırabilirsiniz. Üzerinde çalışmanıza ve zaman harcamanıza değecektir. Deneyin ve sonuçlarını görün/duyun/hissedin.
Mizah Kullanın:
Hayat ciddiye alınmayacak kadar önemlidir.
Mizah kullanmak bir ustalık işidir. Aman dikkatli olun ve dikkatli kullanın. Metaforlarla, hikâyelerle ve merakla bütünleştirilerek kullanılan mizahlar iletişimde mükemmelliğin oluşumuna hizmet eder. Ölçülü, dengeli ve biraz mizah gerçekten daha ikna edici olmamıza yardımcı olur.
Sadece BİRAZ MİZAH kullanın. Çok değil. Sadece biraz…
